İlgili Başlık Buraya Autocad Çizim
Sosyal Medya Hesaplarımız

Yayınlar

Showing posts with label aydınlatma. Show all posts
Showing posts with label aydınlatma. Show all posts

Wednesday, April 26, 2023

İsveç stilinde dekorasyon nasıl yapılır?

İsveç stilinde dekorasyon nasıl yapılır?

İsveç stili, hem geleneklerden hem de yabancı ülkelerden çeşitli etkilerin sonucu olarak gelişmiştir. En önemli özellikleri sadelik, hafiflik, açıklık, temiz hatlar ve işlevselliktir. Evde kullanılan dekoratif tarzın, evin işleviyle de uyumlu olması gereken mimari çevre ile tutarlı olması gerekir. Stil ayrıca sahibinin tercihleri ve bütçeleri tarafından belirlenir. İşte İsveç tarzında nasıl dekore edileceğine dair bazı temel fikirler: Çevredeki alanla uyumlu renklerle dekore edin. Bu, mimariye uygun zemin kaplamaları ve duvar renklerinin seçilmesini içerir. Aydınlatma ekleyin. Aydınlatma doğal, dolaylı ve yumuşak olmalıdır. Hoş ve rahatlatıcı bir atmosfer yaratmaya yardımcı olmalıdır. İsveç'te tasarlanmış ve yapılmış dekoratif objeleri seçin. İsveçliler arasında dergilerde ve kataloglarda gördükleri parçaları alma eğilimi var ve mobilyaları renk şemasıyla eşleştirmeyi seviyorlar. Bu genellikle daha uyumlu bir genel görünüm elde etmek için yapılır. Bununla birlikte, farklı stil ve dokuların bir karışımı genellikle çok popülerdir. Basit mobilya ve ev aletleri kullanın. Sade, zarif ve zamansız şeyleri seçin. Çok fazla aksesuar kullanmaktan kaçının. Bu, bir odanın dağınık görünmesine neden olur ve havasız ve boğucu bir izlenim yaratabilir. Bunun yerine, hafif ve havadar bir etki yaratmak için birkaç dekoratif öğe kullanın.

 

İç mekan aydınlatması ve dekorasyon

İç mekan aydınlatması ve dekorasyon

İç tasarımınız kişiliğiniz hakkında ne söylüyor? Evinize çok para harcıyorsanız, muhtemelen kendinize para harcamayı seviyorsunuzdur ve tasarımcı ürünlerine para harcamaktan mutlusunuzdur. İç mekanınız değerlerinizi, zevklerinizi ve tutumlarınızı yansıtabilir. Bununla birlikte, dekorasyona çok az para harcarsanız, bu, kendi imkanlarınız dahilinde yaşarken kendinizi daha rahat hissettiğinizin ve çevreniz üzerinde büyük bir etki yaratmakla özellikle ilgilenmediğinizin bir işareti olabilir. Burada size en uygun iç aydınlatma ve dekorasyonları seçmek için bazı pratik ipuçları sunuyoruz. Işık kaynaklarını akıllıca seçin. Bir oda için aydınlatma seçerken, aydınlatma ihtiyaçlarınızı göz önünde bulundurmanız gerekir. Dolaylı ve doğrudan ışık kaynaklarının bir kombinasyonunu seçmelisiniz. Dolaylı aydınlatma, mutfak ve banyo gibi ortam ışığının güçlü olmadığı odalar için daha uygundur. Aynı zamanda daha sakin bir atmosfer yaratılmasına yardımcı olur. Aydınlık odalarda doğal ışık genellikle en iyisidir. Bu güneşten veya bir pencereden gelebilir. Çalışma ve ev ofis gibi oturarak çok zaman geçirdiğiniz odalarda doğal ışık, konsantrasyonunuzu geliştirmenin harika bir yoludur. Dışarıdan bir manzaranız varsa, daha fazla doğal ışık getirmek için denizlikler ve panjurlar kullanmayı da düşünmelisiniz. Daha az doğal ışık alan odalar için yapay aydınlatmayı düşünebilirsiniz. Bu, genellikle doğal ışıktan daha kontrol edilebilir olan ve yumuşak bir parlaklık veren tavan ışıklarını ve duvar ışıklarını içerir. En iyi seçenek, yapay ve doğal ışığın bir karışımını kullanmaktır. Sıcak bir parlaklık veren flüoresan aydınlatmayı ve daha yumuşak bir ışığa sahip olan akkor aydınlatmayı seçebilirsiniz. Renk seçiminiz çok kişiseldir ve ruh halinizi etkiler. Kırmızı ve turuncu gibi parlak renkler enerji verici ve canlandırıcıdır. Çok olumlu olabilirler ve bir başarı duygusunu teşvik edebilirler. Ancak bazı insanlar, özellikle parlak bir şekilde aydınlatılmış bir odada yaşamaya alışkın değillerse, onları aşırı güçlü buluyor. Daha karanlık bir ruh haliniz varsa, yeşil veya kahverengi tonları gibi daha sessiz bir renk paleti daha iyi çalışır. Çevrenizi dikkatlice düşünün. Aydınlatma armatürlerini seçmek bir şeydir, ancak iç mekanınızın değerlerinizi yansıttığından emin olmak başka bir şeydir. Örneğin, kendinize para harcamaktan hoşlanıyorsanız, yatak odanızda müsrif ve abartılı bir görünüm elde etmeyi tercih edebilirsiniz. Ancak çok para harcamaktan rahatsızlık duyuyorsanız, yatak odanız sade ve sade olursa kendinizi daha rahat hissedebilirsiniz. Antik tarz, tüylü ve geometrik şekiller dahil olmak üzere birçok farklı abajur türü mevcuttur. Mobilyalarınız, kumaşlarınız ve aksesuarlarınızla iyi çalışacağını düşündüğünüz birini seçin. Şezlong gibi sıra dışı bir mobilyanız varsa, çağdaş tasarıma sahip bir odada çok daha iyi görünecektir. Odanızın rahat hissetmesini sağlayın. İç tasarımınız da ruh halinizi etkileyecektir. Örneğin, soğuk bir odadaysanız, rahatlamak ve rahat hissetmek zor olabilir. Daha sıcak olmak istiyorsanız, odaya daha fazla sıcaklık katın. Rahat bir his vermek için şömine veya radyatör gibi bir ısıtma kullanmayı deneyin. Sakin ve rahatlatıcı bir atmosfer daha huzurlu hissetmenize yardımcı olur ve daha kolay uykuya dalabilirsiniz. İçini bitki ve çiçeklerle doldurarak sakinleştirici bir oda yaratabilirsiniz. Sıcak bir ışıltı yaratmak için odanın etrafına mumlar da koyabilirsiniz. Odanızı ısıtın. Pek çok insan, yeterince havalandırılmayan bir odada çok ısındığını fark eder. Havalandırma eksikliği, odanızdaki havanın durgun olduğu anlamına gelebilir. Bu, kendinizi rahatsız ve yorgun hissetmenize neden olabilir ve konsantrasyonunuzu azaltabilir. Bu nedenle, odanızdaki havayı sirküle etmek için bir vantilatöre yatırım yapmaya değer.

 

Şık ve modern dekorasyon önerileri

Şık ve modern dekorasyon önerileri

Doğal malzemeler kullanın. Ahşap, taş veya kil gibi doğal malzemelerle evinizin güzel ve sıcak görünmesini sağlayın. Doğal malzemeler karaktere ve sıcaklığa sahiptir ve bir mekana kendi kişiliğini verir. Çevreyi tamamlayan nesneleri seçin ve benzersiz bir ev yaratacaksınız. Örneğin ahşap bir kutu her odaya sığabilirken, demir bir pandantif zamansız bir kaliteye sahiptir. Cesur renkler kullanın. Parlak, cesur bir renk şeması, bir odayı bir araya getirebilir ve bir alanın daha büyük ve daha hoş görünmesini sağlayabilir. Koyu, dramatik renkler, odaların daha rahat ve davetkar hissetmesini sağlar ve sizin rahat ve rahat hissetmenize yardımcı olur. İçeriye ışık getirin. Nemli bir bölgede yaşıyorsanız, pencerelerden gelen doğal ışığı yansıtmak için açık, nötr bir renk kullanın. Işığı ortaya çıkarmak ve bir odayı daha büyük göstermek için parlak, zıt duvarlar kullanın. Küçük bir karakter ekleyin. Tarzınız evinize ve yapıldığı döneme uygun olmalıdır. Ancak birkaç küçük sanat eseri, mobilya veya aksesuar eklemek, odaya biraz daha kişilik kazandıracaktır. Aydınlatmayı düşünün. Bir ampul bir odaya ışıltı katar ve bir boşluk hissi eklemek için kullanılabilir. Yumuşak bir ışık, okumak veya TV izlemek için kullanışlıdır, parlak bir ışık ise işlerinizi halletmek için iyidir. Stilleri karıştırın. Evinizi ilgi çekici kılmak için farklı stilleri ve dönemleri karıştırın. Aynı anda hem modern hem de rahat hissettiren bir alan yaratın.

 

Tuesday, April 25, 2023

Hobi Bahçesi İçin En İdeal Aydınlatma Sistemi Nasıl Kurulur?

Hobi Bahçesi İçin En İdeal Aydınlatma Sistemi Nasıl Kurulur?

Bunun herkes tarafından nasıl başarılabileceğini görmek kolaydır. Kullanılan ışıklar, bitkileri zararlı ışık seviyelerine aşırı maruz bırakmadan büyümeyi teşvik etmek için yeterli miktarda ışık sağlamalıdır. Dikkate alınması gereken ilk şey, ne tür bir aydınlatma sistemi kullanacağınızdır. Kontrplak kaplama veya plastik film, bitkileri dolaylı güneş ışığına ve filtrelenmiş ışığa maruz bırakırken doğrudan güneş ışığından korumak için en iyisi olacaktır. Ancak, rüzgar ve yağmur gibi hava koşullarına dayanabilmeleri gerekir. Ayrıca bitkilere zarar vermemek için bir tür yapıyla desteklenmeleri gerekecektir. Bu tür örtülere alternatif olarak, bitkileri güneşten korumak ancak ışığın geçmesine izin vermek için tasarlanmış SunShade Grow Light gibi bir dizi hazır bahçe sistemi vardır. Bu ayrıca, sürekli olarak çıkarılması ve yeniden ayarlanması gerekmediğinden, gölgelik kumaş kullanımına ilginç bir alternatif sunar. Hangi seviyede ışık kullanılmalıdır? Bu soruyu cevaplamak için önce hangi seviyede ışığa ihtiyaç duyulduğunu belirlemeliyiz. Bitkiler iç mekanda yetiştiriliyorsa günde toplam en az 6 saat ışık almalıdır. Bu, halojen ampullerin kullanımını içeren yapay yollarla sağlanabilir. Alternatif olarak güneş ışığı gibi doğal ışık kaynakları ile de sağlanabilir. Doğal ışık durumunda, bitkiler günde en az 2 saat ışık alacaktır. Yaz aylarında bu doğrudan güneşten olurken, kış aylarında bu dolaylı olacaktır. Bitkilere ne kadar çok zaman verirseniz o kadar iyi olur. Hobi bahçeciliği için ideal aydınlatma sistemi nasıl kurulur? Aydınlatma, bitkilerin üzerinde bir seviyeye yerleştirilmelidir. Mümkünse aydınlatma yüksekliği ayarlanabilir bir sehpa üzerine kurulmalıdır. Bu, bahçıvanın lambaların temizlenmesi gerektiğinde ışıkları kısmasını sağlar. Gölgeleri önlemek için ampuller birbirine yakın yerleştirilmelidir. Bu mümkün değilse, ampuller bitkilerden daha uzağa taşınmalıdır. Bitki yapraklar gibi büyüme belirtileri göstermeye başladığında ışıklar açılmalıdır. Bitki belli bir büyüklüğe ulaştığında ve büyümesi durduğunda aydınlatma kapatılmalıdır. Bahçe aydınlatması Bahçe lambaları kullanılarak bir bahçe daha çekici hale getirilebilir. Bunlar bir zamanlayıcıda veya manuel olarak kullanılabilir. Manuel bir sistem muhtemelen daha küçük bir bahçe için en iyi seçenektir. Güneş parlak bir şekilde parlıyorsa, bahçe lambaları da ek ışık sağlayabilir. Satın alınabilecek çok sayıda bahçe lambası vardır. Çeşitli stil ve tasarımlarda gelirler. Işıkların kendileri genellikle plastikten yapılır. Büyük olasılıkla beyaz renkte boyanacaklar. Bahçe lambaları bir bahçe standına takılabilir veya yere yerleştirilebilir. Işıkların çoğu bir zamanlayıcı tarafından çalıştırılmak üzere tasarlanmıştır. Bu, bahçeye gündüz ve gece için gerekli miktarda ışık verir. Işıklar belirli zamanlarda açılıp kapanacak şekilde programlanabilir. Işıklar, bir prize takılan bir kablo ile çalışır. Bu daha sonra bir zamanlayıcıya takılabilir. Bahçe merkezlerinden satın alınabilen veya çevrimiçi olarak sipariş edilebilen bir dizi zamanlayıcı vardır. Hobi bahçeciliği için aydınlatma sisteminin kurulması Bahçe küçükse, ışık sistemi iki halojen lamba kullanılarak kurulabilir. Halojen lambalar sürekli bir ışık kaynağı sağlayacaktır. Açıldıklarında, bahçe parlak ve eşit bir parıltıya sahip olacaktır. Çeşitli desenler ve aydınlatma efektleri oluşturmak için kullanılabilecek bir dizi ışık vardır. Ay ışığı etkisi yaratmak için ışıklar birbirinden farklı yüksekliklerde konumlandırılmalıdır. Bu, bahçeye ürkütücü bir parıltının yanı sıra rüya gibi, mehtaplı bir his verecektir. Pırıltı etkisi yaratırken, ışıklar bahçenin merkezine doğru içeriye doğru parlayacak şekilde düzenlenmelidir. Bu, bahçeye karanlık, aysız bir gecede özellikle güzel görünen yumuşak bir ışıltı verecektir. Büyük bir bahçede yaşıyorsanız, stratejik noktalara yerleştirilmiş bir dizi spota sahip olmak faydalı olabilir. Bunlar, bahçenin biraz daha fazla dikkat gerektiren alanlarını vurgulayacaktır.

 

Sunday, April 23, 2023

Fotoğrafçılıkta perspektif: konuları nasıl şekillendirir?

Fotoğrafçılıkta perspektif: konuları nasıl şekillendirir?

İnsanların kameranın sadece bir araç olduğunu söylediğini duymuş olabilirsiniz. Haklılar. Kamera düşünemez, sadece fotoğraf çekebilir. Portre çekmek için kamerayı kullanırken, işiniz gördüklerinizi yorumlamaktır. Sizin işiniz konuyu yorumlamak, kamerayı değil. Konu odakta olmalıdır, ancak bu, arka planın bulanık olduğu anlamına gelmez. Bu, öznenin ve resimdeki diğer öğelerin keskin bir şekilde odaklandığı anlamına gelir. Oluşturmak için zaman ayırın. Kompozisyon, bir fotoğrafın bölümlerinin birbiriyle nasıl ilişkili olduğunu ifade eder. İyi bir kompozisyon uyum ve birlik duygusu yaratır. İyi bir kompozisyonu tespit etmek her zaman kolay değildir. Çoğu zaman, herhangi bir sabit kurala değil, olayları nasıl algıladığınıza bağlıdır. Bazı fotoğrafçılar en iyisini bulmak için çok sayıda fotoğraf çekerler, ancak genellikle en iyileri hızlı çekilenlerdir. İyi bir konuyu yakalamak daha kolaydır. Fotoğrafçılık, bir manzara çizip sonra bir figüre geçtiğiniz resim yapmaya benzemez. Bir fotoğrafla, mutludan üzgüne ve aradaki her şeyden çok çeşitli ifadeleri yakalayabilirsiniz. Bazen bir konu gerçek hayatta olduğundan daha rahat ve açık görünür. Çünkü hakikat anını yakalamaya çalışıyorsunuz. Birden fazla fotoğraf çekin. İlk çektiğiniz fotoğrafı beğenmezseniz silmenize gerek yok. Bunun yerine geri dönün ve bir tane daha alın. En iyi portre, genellikle en çok şansın olduğu portredir, en iyi görünen portre olması gerekmez. Flaş kullanıyorsanız yüze yöneltildiği yönü değiştirmeye çalışın. Yüzünü ışığa doğru çeviren birini fotoğraflamak, uzağa bakmaktan daha kolaydır. Çok fazla ateş etmeyin. Fotoğrafçılık çok eğlenceli ve çoğu zaman rahatlatıcıdır. Ancak aceleniz varsa güzel bir resim oluşturmak için zaman ayıramazsınız. Konuya odaklanmış olsanız bile, mola vermek ve rahatlamak için durmazsanız, konu bulanık çıkacaktır.

 

Dijital fotoğrafçılıkta flaş kullanımı: yaratıcı fikirler

Dijital fotoğrafçılıkta flaş kullanımı: yaratıcı fikirler

? Bu blogda dijital fotoğrafçılıkta flaş kullanımını ele alıyoruz. Web sitemizde flaş kullanımı hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz: https://www.flickr.com/photos/jenniferkennedyphoto/ 1. Flaşı yaratıcı bir şekilde kullanın Flickr'da flaşın pek çok ilginç ve sıra dışı kullanımını bulabilirsiniz. İlginç fotoğraflar çekiyorsanız ve flaşınız varsa, Flickr'daki fotoğraflarınıza bakın ve onları iyileştirmenin bir yolunu bulabilecek misiniz bir bakın! 2. Yeni bir konum bulun Fotoğraf çekerken aldığınız konum, genellikle ışığın özneye nasıl düştüğünü etkiler. Örneğin, bir aynanın önünde durarak ışığı daha yumuşak ve daha az sert olacak şekilde yansıtabilirsiniz. 3. Gölge efektleri oluşturun Öznenizi karanlık bir duvara yerleştirirseniz ilginç gölge efektleri oluşturabilirsiniz. 4. Flaşlı portreler çekin Bu, yüzde ilginç gölgeler oluşturabilir. 5. Pencerelerden çekim yapın Bir odayı aydınlatmak için flaş kullanabilirsiniz. 6. Flaşı düşük ışık koşullarında kullanın Flaşla fotoğraf çekerken genellikle çok daha fazla dinamik aralık elde edebilirsiniz. Bu, özellikle düşük ışıkta veya gün doğumu veya alacakaranlıkta manzara çekerken kullanışlıdır. 7. Farklı odak uzaklıklarıyla denemeler Uzun bir lens (300 mm veya daha büyük) bir flaşla birlikte kullanıldığında yumuşak bir ışık etkisi yaratır. 8. Yağmurda flaş kullanın Bu, dramatik bir etki verir ve öznelerinizin üzerindeki su damlalarını vurgular. 9. Bulutlu günlerde flaş kullanın Bulutlu havalarda genellikle ışığın dağınık ışık olarak pencerelerden içeri girmesine neden olur. 10. Karanlıkta fotoğraf çekmek için flaş kullanın Doğal ışık olmadığında, flaş konunuzu çekmenize yardımcı olur. Bir kilisenin içinde fotoğraf çekmek veya geceleri manzaraların ilginç görüntülerini oluşturmak için flaş kullanabilirsiniz. 11. Flaş eğlenceli efektler yaratabilir Burada görüldüğü gibi bir merceğin ucunda flaş kullanmak eğlenceli efektler yaratabilir. 12. Flaş, dolgu ışığı görevi görebilir Ana ışık kaynağınızın üstüne veya arkasına yerleştirilen bir flaş, dolgu ışığı görevi görebilir. Ana ışığınız bir halka ışıksa, flaş arka plan ışığı görevi görebilir. Ana ışığı ve flaşı birlikte kullanarak görüntünüze daha fazla ilgi katabilirsiniz. 13. Parlak güneş ışığında flaş kullanın Flaş aydınlatma, ilginç efektler yaratmak için kullanılabilir. Ana ışığınızla, dolgu ışığıyla ve arka plan ışığıyla deneyin. 14. Işıksız bir alana ışık ekleyin Dışarıdaysanız ve çok bulutlu bir günse, manzaranın bir alanına ışık eklemek için flaş kullanabilirsiniz. 15. Gölgenize ışık ekleyin Gölgeye ışık eklemek için flaş kullanılabilir. 16. Pencerede flaş kullanın Penceredeyken sahneye ışık eklemek için flaş kullanabilirsiniz. 17. Parlak bir nokta oluşturmak için flaş kullanın Flaş, bir sahnede parlak bir nokta oluşturabilir. 18. Flaş ve ortam ışığını birleştirin Hem ortam ışığını hem de flaş ışığını kullanarak fotoğraf çekebilirsiniz. Sonuç ilginç olabilir. 19. Bir stüdyoda fotoğraf çekin Bu, fotoğrafa giren ışık miktarını kontrol etmenizi sağlar. 20. Bir ruh hali yaratın Bir ruh hali yaratmak için flaş kullanabilirsiniz. Örneğin, karanlık bir odadaysanız ve bir flaş eklerseniz, bir drama hissi yaratabilirsiniz. 21. Öznenizin kaybolmasını sağlayın Flaş, öznenizin kaybolmasına neden olabilir. 22. Siluet efektleri yaratın Flaş, öznenizin ikiye bölünmüş gibi görünmesini sağlayabilir. 23. İlginç yansımalar yaratın İlginç yansımalar yaratmak için bir flaş kullanılabilir. 24. Gökkuşağı oluşturmak için flaş kullanın Flaş kullanarak güzel bir gökkuşağı oluşturabilirsiniz. 25. Hareketli bir özneyle birlikte flaş kullanın Hareketli bir özneyi gösteren bir dizi görüntü oluşturabilirsiniz. 26. Işık eklemek için flaş kullanın Flaş kullanarak bir resme ışık ekleyebilirsiniz. 27. Karanlık bir nesne oluşturmak için flaş kullanılabilir.

 

Portre fotoğrafçılığında pozlama

Portre fotoğrafçılığında pozlama

Portrelerimi nasıl geliştirebilirim? Portrelerde kural yoktur. Her fotoğrafçı farklıdır ve görüntülerini nasıl oluşturacakları konusunda farklı fikirleri olacaktır. Bu makale, daha iyi bir portre oluşturmaya yardımcı olabilecek bazı unsurları içermektedir. Doğal ışık kullanmaya çalışın. Bir flaşla çalışırken hoş sonuçlar elde edebilirsiniz, ancak daha kaliteli bir görüntü için dolgu ışığı olarak kompakt bir flaş tabancası kullanın. Bu, daha gurur verici olan daha yumuşak bir aydınlatma yaratır. Emin değilseniz, portre çekmeyi bilen bir arkadaşınızdan size yardım etmesini isteyin. Doğru ekipmanı kullanın. En iyi kamerayı, lensleri, ışıkları ve flaşları kontrol etmek için zaman ayırın. İstediğiniz görünümü nasıl oluşturacağınız konusunda profesyonel fotoğrafçılara, kitaplara ve dergilere bakın. Dijital fotoğrafçılıkta beyaz dengesinin ayarlanmasının çok önemli olduğunun da farkında olun. Arka planınızın dikkat dağıtıcı olmadığından emin olun. Başka biriyle çalışırken, yüz ifadelerini odakta tutmaya çalışın. Bir seçeneğiniz varsa, onları bir pencerenin önüne veya bir doğal ışık kaynağının yanına yerleştirin. Gözlerinde bir sorun varsa, arkalarına büyük bir kağıt veya tahta koyun, böylece resmi çekip hareket ettirebilirsiniz. Bu, nesnenin etrafındaki gölgeleri ortadan kaldırmaya yardımcı olur. Öğe olarak konunuzun kıyafetlerini ve saçını kullanın. İnsanlar farklı kıyafetler içinde farklı görünürler, bu nedenle oynayabileceğiniz geniş bir yelpazeye sahip olursunuz. Konunuza uygun olan ve onları daha rahat gösteren giysiler izleyici için daha kabul edilebilir olacaktır. Aynı şekilde sade bir cekete de parlak renklerde bir fular ya da kravat takarak renk ya da desen katabilirsiniz. Deneklerinizin saçları kıvrılabilir veya düz bırakılabilir ve bir şapkanın şeklini ve stilini değiştirebilirsiniz. Denemeye devam edin. Belirli bir poza, stile veya ortama bağlı kalmanız gerektiğini düşünmeyin. Yeni pozlar ve farklı ayarlar deneyin. Konunuzun komik veya alışılmadık bir konumda harika göründüğünü fark edebilirsiniz.

 

Dijital fotoğrafçılıkta beyaz dengesi ve renk sıcaklığı

Dijital fotoğrafçılıkta beyaz dengesi ve renk sıcaklığı

Birçok fotoğrafçı, fotoğraf makinelerinde beyaz dengesi ayarlarını yapmakta zorlanır. İki ana beyaz dengesi türü vardır: Sahnedeki ışığın türünü ayarlayan Otomatik ve hem parlak güneş ışığında hem de derin gölgede nötr, gri tonlu renkleri hedefleyen Beyaz. Kameranızın beyaz dengesi ayarını Otomatik olarak ayarlarsanız, genellikle en parlak olan baskın ışık kaynağına göre ayarlanacaktır. Ancak yapay aydınlatma altında iç mekanda çekim yaptığınızda beyaz dengesi ayarları renk atmalarına neden olabilir. Sahnenin en doğru temsilini elde etmek için kameranızın beyaz dengesini nasıl ayarlayacağınız. Kameranızın beyaz dengesi ayarları, fotoğrafınızın genel tonunu ve parlaklığını kontrol eder. Yapılacak ilk şey, sahnenin ne kadar parlak olduğunu kontrol etmektir - sahne parlak bir şekilde aydınlatılmışsa, kameranızın beyaz dengesini 'Otomatik' veya 'Gölge' olarak ayarlamalısınız. Sahne oldukça karanlıksa, muhtemelen 'Otomatik'i kullanmanız gerekecektir. Mum ışığıyla aydınlatılan bir oda ve bir pencere gibi hem aydınlık hem de karanlık alanlara sahip bir sahne çekmeye karar verirseniz, en iyi efekti elde etmek için görüntünün farklı bölümlerinde hem 'Otomatik' hem de 'Gölge'yi kullanabilirsiniz. Beyaz dengesi kontrolleri, fotoğrafınızın kontrastını da etkiler. Düşük kontrastlı durumlarda, beyaz dengesi ayarını 'Otomatik'te bırakmak genellikle daha iyidir. Fotoğrafınızın kontrastı düşükse, görüntünün parlaklığını daha sonra her zaman ayarlayabilirsiniz. Fotoğrafınızın kontrastını artırmak için beyaz dengesi ayarlarını kullanmak istiyorsanız, 'Canlı' veya 'Nötr' ayarını kullanabilirsiniz. Kameranızın beyaz dengesi ayarları, fotoğrafınızın genel tonunu ve parlaklığını kontrol eder. Kameranızın beyaz dengesini ayarlama. Yapılacak ilk şey, sahnenin ne kadar parlak olduğunu kontrol etmektir - sahne parlak bir şekilde aydınlatılmışsa, kameranızın beyaz dengesini 'Otomatik' veya 'Gölge' olarak ayarlamalısınız. Sahne oldukça karanlıksa, muhtemelen 'Otomatik'i kullanmanız gerekecektir. Mum ışığıyla aydınlatılan bir oda ve bir pencere gibi hem aydınlık hem de karanlık alanlara sahip bir sahne çekmeye karar verirseniz, en iyi efekti elde etmek için görüntünün farklı bölümlerinde hem 'Otomatik' hem de 'Gölge'yi kullanabilirsiniz. Kameranızın üç beyaz dengesi ayarı olduğunu fark edeceksiniz: Otomatik, Gölge ve Flaş. Otomatik beyaz dengesi ayarı, sahnedeki ışığın türüne göre ayarlanır. Otomatik kullanmayı seçerseniz, kameranız en parlak ışık kaynağına ayarlanacaktır. Bu, örneğin açık havada parlak güneş ışığında çekim yapıyorsanız kullanışlıdır. İç mekanda, yapay aydınlatma altında çekim yapıyorsanız, Otomatik ayarı pek kullanışlı değildir. Yapay ışık genellikle doğal ışıktan daha parlak olduğundan, Otomatik ayarı genellikle çok hafif olur. Mum ışığıyla aydınlatılan bir oda ve bir pencere gibi hem aydınlık hem de karanlık alanlara sahip bir sahne çekmeye karar verirseniz, en iyi efekti elde etmek için görüntünün farklı bölümlerinde hem 'Otomatik' hem de 'Gölge'yi kullanabilirsiniz. Bir restoran veya barda fotoğraf çekiyorsanız, nesnenizin arka planda öne çıkmasını sağlamak için biraz ışık eklemek için 'Flaş' ayarını kullanabilirsiniz. Flaş kullanıyorsanız Flaş beyaz dengesi ayarını kullanın. Kameranızda yerleşik bir flaş varsa, bu normalde en iyi seçeneğiniz olacaktır. Ancak, flaş tabancası kullanıyorsanız bu en iyi seçenek değildir. Gölge beyaz dengesi ayarı, fotoğrafınızın renklerini biraz daha soğuk yapar. Düşük kontrastlı durumlarda, beyaz dengesi ayarını 'Otomatik'te bırakmak genellikle daha iyidir. Fotoğrafınızın kontrastı düşükse, görüntünün parlaklığını daha sonra her zaman ayarlayabilirsiniz. Eğer

 

Kadrajlama ve kompozisyon

Kadrajlama ve kompozisyon

İyi bir fotoğraf akılda kalıcı ve kalıcı bir izlenim bırakabilir ve doğru fotoğraf makinesiyle şaşırtıcı derecede güzel görüntüler üretebilirsiniz. Öyleyse neden bu kadar çok fotoğraf korkunç görünüyor? Fotoğraflarınızın hatırlanmasını sağlamanın en iyi yolu, çekmek istediğiniz sahnenin iyi kadrajlandığından ve ışığın hoş olduğundan emin olmaktır. Bunu başarmanıza yardımcı olacak bazı genel ipuçları aşağıda verilmiştir: 1. Çekiminizi kadraja alın. Konunuzun belirli bir öğesine odaklanmak istiyorsanız, arka planı bulanıklaştırmak ve keskin bir odağa getirmek için sığ bir alan derinliği kullanın. Bu, f/2.8 gibi küçük bir diyafram açıklığı kullanılarak elde edilir; bu, merceğin sonuna kadar açık olduğu ve mümkün olduğu kadar çok ışığın içeri girmesine izin verdiği anlamına gelir. Bu, iyi aydınlatma ve kontrast yakalama şansınızı artırır. Daha keskin bir görüntü oluşturmanız gerekiyorsa, lensinizi durdurmanıza ve kameraya giren ışık miktarını artırmanıza olanak tanıyan f/4 gibi daha büyük bir diyafram kullanın. 2. Doğru deklanşör hızını seçin. Deklanşör hızı, kamera sensörünüzün ışığa maruz kaldığı süredir. Daha kısa deklanşör hızları hareketi yakalayacaktır, ancak bu, nesnenizi bulanıklaştırma pahasına olur. Daha hızlı bir deklanşör hızına ihtiyacınız varsa, daha yüksek bir ISO ayarı seçin (buraya bakın), bu da kameranıza ışığa karşı daha fazla hassasiyet verir. 3. Doğru ayarları kullanın. Çoğu kamerada, geçerli çekim modunuza göre enstantane hızını ve diyaframı ayarlayan bir dizi otomatik işlev vardır. Ancak harika görünen sonuçlar için bunları manuel olarak ayarlamak her zaman daha iyidir. Örneğin, ayın fotoğrafını çekmek istiyorsanız, diyaframı açarak gelen ışık miktarını azaltmanız gerekir. 4. RAW modunda çekim yapın. Sensörünüzden gelen görüntü verilerini JPEG yerine RAW formatında kaydederek, genel görünümünü iyileştirmek için görüntünüzü sonradan işleyebilirsiniz. Son işleme, kırpmayı, renk eklemeyi veya kaldırmayı ve beyaz dengesini ve doygunluğu ayarlamayı içerir. RAW modu ayrıca çok düşük ışıkta çekim yapmanıza ve pozunuzu daha sonra ayarlamanıza olanak tanır. 5. Pozlamanızı ayarlayın. Fotoğraflarla ilgili en yaygın sorunlardan biri, fotoğrafların çok parlak veya çok karanlık olmasıdır. Bilgisayarınızdaki parlaklığı ve kontrastı ayarlayarak, görüntünüzü daha hoş bir görünüm elde edecek şekilde değiştirebilirsiniz. 6. Filtre ekleyin. Bir vinyet ekleyin veya dairesel bir polarizasyon filtresiyle sert kenarları yumuşatın. Kademeli bir nötr yoğunluk filtresi, gökyüzünün daha mavi görünmesini sağlayabilir. Basit bir kırmızı filtre, resminize sıcaklık katabilir. 7. Biraz pratik yapın. Çerçeveleme ve kompozisyon pratiği yapmak için biraz zaman ayırmak, becerilerinizi geliştirmenize yardımcı olacaktır. Uzman olmanıza gerek yok, sadece zaman ayırın ve neyin iyi görünüp neyin görünmediğini öğrenin. Aşağıdaki fotoğraf, 50 mm F/1.8 lens kullanılarak Canon EOS 400D ile çekilmiştir.

 

Portre fotoğrafçılığı: teknik ve ipuçları

Portre fotoğrafçılığı: teknik ve ipuçları

yeni başlayanlar için Fotoğrafçıların mükemmel sonuçlar elde etmek için doğru ekipmana ve bunları kullanma bilgisine ve becerisine sahip olması çok önemlidir. Ekipmana yatırım yapmadan önce profesyonel tavsiye almak önemlidir. Burada yeni başlayanlar için bazı yararlı ipuçları sunuyoruz. 1. Küçük başlayın Mümkün olduğunca küçük başlamak çok önemlidir. Bunun nedeni, sizi daha çok çalışmaya ve imajınız hakkında düşünmeye zorlayacak olmasıdır. Geniş formatlı bir fotoğraf makinesiyle başlarsanız, kendinizi nesneler arasında hareket ederken bulacaksınız, bu da bulanık bir fotoğrafla sonuçlanacaktır. 2. Kameranızı dikkatli seçin Kendiniz için doğru olan kamerayı seçmeniz çok önemlidir. Kamera size mevcut ışık miktarı üzerinde maksimum kontrol sunmalıdır. Aydınlatmanın farklı yönlerini tanıyabileceğiniz için fotoğrafçılıkla ilgili temel bir anlayış da önemlidir. 3. Pozlama temelleri Başarılı bir fotoğrafın anahtarı, uygun şekilde pozlanmış bir görüntüdür. Fotoğraf makinenizdeki pozlama ayarları genellikle başlamak için en iyi yerdir. Ancak, hem konunuz hem de fotoğrafı çektiğiniz ortam için ayarları yapmanız gerekecektir. 4. Çekim modları Çekim modları, kameranızı belirli bir şekilde kullanmanızı sağlar. Örneğin, diyafram önceliği modu, alan derinliğini (kameranın ışığın girmesine izin verdiği mesafe) seçmenize olanak tanırken, deklanşör önceliği, ışığın sahneye girmesini veya hareketi dondurmasını seçmenize olanak tanır. 5. Aydınlatma Aydınlatma, fotoğrafçılığın önemli bir parçasıdır ve farklı aydınlatma türlerinin nasıl oluşturulacağını öğrenmelisiniz. Tecrübeniz yoksa, görüntüde parlamaya neden olmayacaksa flaş ünitesi kullanmalısınız. İyi görüntüler üretmek istiyorsanız ışığı yaratıcı bir unsur olarak kullanmayı öğrenmek önemlidir. 6. Odaklama Odaklama, izleyicinin resimde en keskin noktayı nerede göreceğini belirleme işlemidir. Genellikle kameranın yan tarafındaki küçük bir kaldıraç olan bir odak çekici ile yapılır. Odaklama yanıltıcı olabilir ve kameranızdaki odaklama sistemini nasıl kullanacağınızı öğrenmek önemlidir. 7. Görüntü düzenleme Görüntü düzenleme, iyi bir fotoğraf üretmenin son adımıdır. Bir görüntü düzenleme programı kullanarak fotoğrafları birçok şekilde değiştirebilirsiniz. Çekimdekiyle aynı ayarları kullanarak renklendirme, kırpma, rötuşlama veya birleştirme gibi çeşitli efektler oluşturabilirsiniz. 8. Sonuç Fotoğrafçılık, yıllarca tadını çıkarabileceğiniz bir hobidir. Düğünler ve tatiller gibi özel günlerin anılarını yakalamanın harika bir yoludur. Kaliteli işler çıkarmak kadar fotoğraf çekerken eğlenmek de önemlidir.

 

Işık, ışık ölçümü ve pozlama

Işık, ışık ölçümü ve pozlama

süre Soru: Işık, ışık ölçümü ve pozlama süresi Merhaba, ne tür bir flaş almam gerektiğine karar vermeye çalışıyorum, pahalı olduklarını duydum ama gerekli olduklarını da okudum, yardımcı olabilecek var mı? Teşekkürler! Yanıt: İki tür flaş vardır: yerleşik (veya yerleşik) ve harici. Her ikisi de nispeten pahalıdır ve bazen birlikte kullanılsa da her ikisi de yararlıdır. Ana fark, yerleşik bir flaşın entegre bir güç kaynağına ve sensörü kapatan bir merceğe sahip olmasıdır. Deklanşöre bastığınızda fotoğraf makinesi fotoğraf çekmek için flaşı otomatik olarak tetikler. Harici bir flaşın ayrı bir güç kaynağı vardır ve fotoğrafçı tarafından hedeflenen ve ayarlanan kendi ışığını yayar. Harici flaşlar, başka amaçlar için kullanılabildikleri için yerleşik flaşlardan daha uygundur. Örneğin, yakın çekim için konuyu aydınlatmak üzere bazı kameraların makro işleviyle birlikte kullanılabilirler. Ayrıca, özellikle havai fişeklerin fotoğrafını çekerken kullanışlı olan, öznenin gölgesinin bir fotoğrafı için deklanşörü tetiklemek için de kullanılabilirler. Harici flaş üniteleri fiyat ve kalite bakımından büyük farklılıklar gösterir, ancak genel olarak yerleşiklerden daha pahalıdırlar ve daha az özellik sunarlar. Bununla birlikte, daha esnek oldukları için daha uzun ömürlüdürler ve bozulma olasılıkları daha düşüktür. Özellikler açısından, yerleşikler genellikle yaklaşık 2:1 ila 10:1 arasında bir yakınlaştırma aralığına sahipken, harici bir flaş ünitesinin yakınlaştırma aralığı 1:1 ila 400:1 arasında değişir. Yerleşik flaşlar genellikle daha güçlüdür ve harici flaşlardan daha geniş bir alanı kapsayan ışık üretebilir ancak aynı zamanda daha kısa pil ömrüne sahiptir. Hem dahili hem de harici flaşlarla, güç paketinin boyutu maksimum flaş çıkışını belirler. Nesnelerin fotoğrafını çekerken gereken ışık miktarı, ISO ayarı, pozlama modu, özne, diyafram açıklığı, özneye olan uzaklık, resmin kompozisyonu ve arka planın parlaklığı gibi birçok faktöre bağlıdır. Çoğu durumda dahili flaş yeterli ışık sağlar. Ancak daha fazlasına ihtiyacınız varsa harici flaş kullanabilirsiniz. Harici flaşlar genellikle dahili flaşlar kadar güçlü değildir, ancak küçük bir flaş ünitesi kullanırsanız ekstra çıkış fark edilmeyecektir. Yerleşik flaşlar, aşağıdaki nedenlerin çoğundan dolayı harici flaşlardan daha iyidir: · Kullanımları daha kolaydır. Harici flaşlar pil ve bazen bir ışık yayıcı gerektirir, bu da flaşın nereye gideceğini düşünmeniz gerektiği anlamına gelir. Dahili flaş, sensörü ve konuyu otomatik olarak kaplar, bu nedenle özel bir düşünme gerektirmez. · Daha az maliyetlidirler. Dahili flaş üniteleri, harici flaş ünitelerinden daha ucuzdur. · Daha dayanıklıdırlar. Dahili flaş üniteleri kırılgan bir güç kaynağına bağlı olmadıkları ve çarpma, düşme veya nemden kaynaklanan hasarlara eskisi kadar maruz kalmadıkları için arızaya daha az eğilimlidirler. · Daha çok yönlüdürler. Dahili flaşlar, farklı kamera türleri ile kullanılabilir. Belirli bir kamera markasına bağlı değillerdir. Ayrıca dahili flaşlar, genellikle fotoğrafçılığa ayrılan harici flaş ünitelerinden daha geniş bir kullanım yelpazesine sahiptir. Flaş birimleri, normalde çekilmesi zor olan fotoğrafların çekilmesine yardımcı olabilir. Flaş kullanmanın arkasındaki temel fikir, konu karanlık bir arka planda olsa bile parlak olacak şekilde poz vermektir. Yeterli ışık yoksa, fotoğraf aşırı pozlanmış olacaktır. Arka plan çok karanlıksa, özne çok parlak görünecektir. Flaş kullanmak, fotoğraflanması zor olan konuları yakalamanıza yardımcı olabilir. Bir flaşın nasıl çalıştığını merak ediyor olabilirsiniz. Çoğu modern dijital kamera, fotoğrafı sensörde oluşturmak için bir görüntü sensörü kullanır ve ardından dijital ekrana gider. Çoğu flaş ünitesi fotoğraf makinesi gövdesine yerleştirilmiştir ve deklanşöre basıldığında otomatik olarak açılır, bu nedenle flaş ayarlama konusunda endişelenmenize gerek yoktur. Daha yeni modellerden bazıları, size daha fazla esneklik sağlayan kamera menü sisteminden flaş gücünü de kontrol edebilir. En yaygın flaş türü, dengeli bir kombinasyon sağlayan tungsten dengeli flaştır.

 

Saturday, April 22, 2023

Bina Aydınlatma Tasarımı: Rahat ve Güvenli Bir Ortam Nasıl Oluşturulur

Bina Aydınlatma Tasarımı: Rahat ve Güvenli Bir Ortam Nasıl Oluşturulur

Aydınlatma nasıl hissettiğimizi nasıl etkiler? Odanın parlaklığını nasıl kontrol edeceğinizi biliyor musunuz? Işık hayatımızın her alanında çok önemlidir. Görmek, duymak, çalışmak, uyumak ve dinlenmek için kullanıyoruz. Farklı ruh halleri yaratmak için de kullanırız. Örneğin, parlak ışık uyanmamıza yardımcı olurken, loş ışık bizi rahatlatır. Ayrıca ışık, bizi yangın veya saldırı gibi tehditlerden korumak için de kullanılabilir. Görmeyi kolaylaştırmak için de kullanılabilir. Örneğin işlek bir caddede nereye adım atacağımızı görebilmemiz ama aynı zamanda trafikten korunmamız gerekiyor. Işığın nasıl çalıştığını ve rahat ve güvenli bir ortam yaratmak için neler yapabileceğimizi anlamak için beynimizin ışığa nasıl tepki verdiğini bilmek faydalıdır. Işık gözleri ve beyni uyarır. Başın ön tarafında bulunan gözler, optik sinir adı verilen sinirler aracılığıyla beynin arka kısmına mesajlar gönderir. Beynin bu kısmı bilgiyi işler. Parlak ışık, beynin kortizol adı verilen ve bize enerji verebilen bir "savaş ya da kaç" hormonu üretmesine neden olur. Işığa maruz kaldığımızda, bu hormon aynı zamanda böbreküstü bezini uyararak kalp atış hızını ve kan basıncını yükselten adrenalin üretmesini sağlar. Bu, tehlikeli bir durumla başa çıkmamıza yardımcı olabilir. Işık ayrıca uyku döngüsünü düzenleyen epifiz bezini de harekete geçirir. Kısacası, ışığın etkileri ışığın ne kadar parlak olduğuna bağlıdır. Kullandığımız ışığın nasıl hissettiğimiz üzerinde büyük bir etkisi olabilir. Aşağıda birkaç örnek verilmiştir. Işıklar genellikle hastanelerde hastalara yeterli düzeyde ışık vermek için kullanılır. Açıkça görecek kadar parlak olmalılar, ancak acı verecek kadar parlak olmamalıdırlar. Bir okulda aydınlatma, öğrenmeye uygun olmalı, ancak rahatsızlığa neden olacak kadar parlak olmamalıdır. Ofislerde ve restoranlarda aydınlatma, gözü yormayacak kadar parlak olmalı. Uyuduğumuzda ışıklar bizi görecek kadar parlak olmalı, ancak uykuyu rahatsız edecek kadar parlak olmamalıdır. Dört ana aydınlatma türü vardır: doğal ışık, yapay ışık, gün ışığı ve elektrikli aydınlatma. Doğal ışık güneş tarafından üretilir. Floresan aydınlatma gibi yapay ışık, elektrik tarafından oluşturulur. Gün ışığı, güneş tarafından doğal olarak üretilen ışıktır. Elektrik aydınlatması, bir ampul veya aydınlatma armatürü tarafından üretilir. Doğal ışık güneş tarafından sağlanır. Doğrudan gökten gelir ve gün boyunca yoğunluğu değişebilir. Doğal ışık, öğle saatlerinde geceden çok daha güçlü olma eğilimindedir. Yapay ışık, flüoresan, neon, halojen ve akkor ampuller gibi çeşitli biçimlerde mevcuttur. Floresan aydınlatma bir tür yapay ışıktır. Beyaz ışığın bir şeklidir ve diğer yapay ışık türlerinden çok daha fazla enerji verimlidir. Aynı zamanda uzun süre dayanır ve hoş, sıcak bir ışıltıya sahiptir. Gün ışığı, güneşin ürettiği doğal ışıktır. Görünür ve görünmez ışığın karışımıdır. Görünür ışık, spektrumun görebildiğimiz kısmıdır. Görünmez ışık, spektrumun göremediğimiz kısmıdır. Gün ışığı miktarı, güneşin gökyüzündeki konumu, hava durumu ve mevsim tarafından belirlenir. Elektrik ışığı bir ampul veya aydınlatma armatürü tarafından üretilir. Ampuller bir filaman içerir ve elektrik akımı kullanarak ışık üretir. Bu akım filamandan geçer ve onu ısıtır. Filament parlar ve ısınarak ışık üretir. Çoğu elektrikli ışık, bir yüzeye düşecek güneş ışığı miktarıyla karşılaştırılabilir bir ışık miktarı sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Ampullerin diğer yapay ışık türlerine göre bir takım avantajları vardır. Örneğin, takılması kolaydır, daha az elektrik gerektirir ve daha uzun ömürlüdür. Üç ana ampul türü vardır: akkor ampul, kompakt floresan ve LED. Akkor ampuller bir tür elektrik ışığıdır. 1990'ların başına kadar yaygın olarak kullanıldılar. Akkor ampullerin camın içinde bir tungsten filamanı vardır ve içinden akım geçtiğinde parlar. Az miktarda ışık sağlarlar, ancak enerji açısından verimli değildirler. Kompakt

 

Thursday, April 6, 2023

6 ADIMDA CORONA RENDER KULLANARAK HİPER-GERÇEKÇİ GÖRÜNTÜ OLUŞTURMAK

 6 ADIMDA CORONA RENDER KULLANARAK HİPER-GERÇEKÇİ GÖRÜNTÜ OLUŞTURMAK

3ds Max ve Corona Render kullanarak hiper gerçekçi render görüntüleri oluşturmak istiyorsanız, aşağıdaki adımları izleyebilirsiniz:

1-İyi bir modelleme yapın: Render sonucu ne kadar gerçekçi olursa olsun, modelleme hataları yüzünden yapının gerçekçiliği azalabilir. Bu nedenle, modelleme aşamasında detaylara dikkat ederek, iyi bir modelleme yapmaya özen gösterin.

2-Aydınlatmayı doğru yapın: Aydınlatma, render sonucunun gerçekçiliğinde büyük önem taşır. Corona Render'da kullanabileceğiniz bazı aydınlatma seçenekleri arasında Corona Sky, Corona Sun, HDRI haritaları gibi seçenekler yer alır. Aydınlatma ayarlarınızı yaparken gerçek dünyada nasıl bir ışıklandırma olduğunu düşünerek, bu doğrultuda ayarlamalar yapabilirsiniz.

3-Materyalleri düzgün bir şekilde kullanın: Materyaller, render sonucunda nesnelerin yüzeylerinin gerçekçiliğini belirler. Corona Render'da kullanabileceğiniz materyaller arasında Corona Material, Corona Layered Material gibi seçenekler yer alır. Materyalleri doğru ayarlamak için, gerçek dünyada benzer yüzeylere bakarak materyal ayarlarınızı yapabilirsiniz.

4-Işık hüzmesi ve yansıma gibi efektleri ekleyin: Gerçekçi bir sonuç elde etmek için, ışık hüzmesi, yansıma, ışık saçılması gibi efektler ekleyebilirsiniz. Corona Render'da bu efektleri eklemek için seçenekler bulunur.

5-Render ayarlarını doğru şekilde yapın: Render ayarlarını doğru şekilde yapmak, render sonucunun kalitesini belirler. Corona Render'da kullanabileceğiniz birçok ayar bulunur. Örneğin, render boyutu, bölge render, antialiasing ayarları, render kalitesi gibi ayarları yapabilirsiniz.

6-Render işlemi için yeterli kaynakları sağlayın: Render işlemi, bilgisayarınızın CPU ve GPU gibi kaynaklarını kullanarak yapılır. Hiper gerçekçi render sonuçları için yeterli kaynaklara sahip olmanız önemlidir. Eğer render işleminin yavaş ilerlediğini düşünüyorsanız, daha güçlü bir bilgisayara geçiş yapabilir veya render işlemi için bulut tabanlı çözümlerden yararlanabilirsiniz.
© 2015 inşaatteknolojisi.com Telif hakkı saklıdır. Powered by Blogger.